Gündem

Alkol ve Sağlıksız Gıda Tüketimini Azaltmak İçin Vergi Önerisi

DSÖ'nün son açıklamasında, alkol ve sağlıksız beslenme kaynaklı ölümleri azaltmak için dünya genelinde vergi uygulamalarının önemi vurgulanıyor. Peki bu vergiler nasıl bir etki yaratıyor?

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), sağlıklı yaşam alışkanlıklarını teşvik etmek amacıyla alkole ve sağlıksız gıdalara uygulanabilecek vergi politikaları üzerine yeni bir açıklama yaptı. Bu açıklama, uluslararası sağlık politikaları açısından önemli bir dönüm noktası oluşturuyor. DSÖ’nün raporuna göre, her yıl dünya genelinde milyonlarca insan, alkol tüketimi ve sağlıksız beslenme alışkanlıkları nedeniyle hayatını kaybediyor. Bu duruma dikkat çeken örgüt, alkole ve bazı alkolsüz içeceklere uygulanan vergilerin bu ölüm oranlarını düşürebileceğine işaret ediyor.

Örgütün verilerine göre, küresel ölçekte yılda 2,6 milyon insan alkol tüketimi, 8 milyon insan ise sağlıksız beslenme sebebiyle yaşamını yitiriyor. Bu istatistikler, alkol ve sağlıksız gıda tüketiminin toplum sağlığı üzerindeki ağır yükünü gözler önüne seriyor. DSÖ, bu sorunla mücadelede vergi politikalarının etkili bir araç olabileceğini belirtiyor.

DSÖ’nün raporunda, içecekler üzerinde uygulanan ortalama tüketim vergilerinin, ürün fiyatlarının yalnızca yüzde 6,6’sını oluşturduğuna dikkat çekiliyor. Bu oranın, sağlık üzerindeki olumlu etkiyi artırmak için yetersiz olduğu vurgulanıyor. Ayrıca, alkollü içecekler üzerinde uygulanan vergilerin trafik kazaları ve şiddet olaylarının önlenmesinde de önemli bir role sahip olduğu ifade ediliyor.

DSÖ direktörlerinden Dr. Rudiger Krech, konu hakkında yaptığı açıklamada, “Sağlıksız ürünlerin vergilendirilmesi, daha sağlıklı nüfuslar yaratır. Daha az hastalık ve kamu hizmetlerinin sağlanması için hükümetlere ek gelir sağlar.” dedi. Dr. Krech, bu tür vergilendirmelerin toplum genelinde olumlu bir dalgalanma etkisi yaratacağının altını çizdi.

Bazı ülkeler, bu önerilere uygun adımlar atarak olumlu sonuçlar elde etti. Örneğin, Litvanya 2017 yılında alkol vergilerini artırarak, alkole bağlı hastalıklardan kaynaklanan ölüm oranlarında azalma sağladı. DSÖ’nün bu konudaki tavsiyeleri, uluslararası sağlık politikalarında yeni bir döneme işaret ediyor ve hükümetlerin sağlık odaklı vergi politikaları geliştirmelerini teşvik ediyor.

Bu gelişmeler, hükümetler ve sağlık politikası yapıcıları için önemli bir rehber niteliğinde. DSÖ’nün sağlıklı yaşamı teşvik etme yönündeki çabaları, gelecekteki sağlık politikalarının şekillenmesinde etkili olacak gibi görünüyor. Sağlıklı bir toplum için alınacak bu tür önlemler, hem bireysel sağlık hem de genel kamu sağlığı için büyük önem taşıyor.