İsrail Ordusu’nun Gazze’ye Yoğun Bombardımanı: İşaret Fişekleri Gökyüzünü Aydınlatıyor

İsrail ordusu, kuşatma altındaki Gazze Şeridi’ne yoğun hava saldırıları düzenlerken, gece gökyüzünü aydınlatmak amacıyla işaret fişekleri kullanıyor. El Cezire’nin aktardığına göre, savaş uçakları Cuma günü geç saatlerde Gazze’nin kuzeybatısındaki bombardımanı yoğunlaştırdı; bu durum, savaşın başladığı 7 Ekim’den bu yana bildirilen en ağır bombardıman oldu.

İsrail ordusu sözcüsünün, kara kuvvetlerinin bu gece “faaliyetini genişleteceğini” duyurmasının hemen ardından işaret fişeklerinin kullanıldığı belirtiliyor. Bu durum, İsrail ordusunun sırasıyla Perşembe ve Çarşamba günleri denizden ve karadan Gazze’ye sınırlı baskınlar başlatmasının ardından geldi.

Gazze’den Gelen Roket Saldırıları Devam Ediyor

Ağır bombardıman sırasında Gazze’den roket salvoları atılmaya devam edilerek Tel Aviv, Kudüs ve İsrail-Gazze sınırına yakın şehir ve kasabalar hedef alındı. Bu durum, bölgedeki gerginliğin ne kadar yüksek olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.

Filistin Kızılayı’nın Acil Durum Çağrısı

Filistin Kızılayı Derneği, Cuma günü yaptığı açıklamada, İsrail’in tüm iletişimi kesmesinin ardından Gazze’deki ekipleriyle temasın kesildiğini ve acil durum hizmetleri sağlamaya devam edip edemeyeceğinden endişe duyduğunu belirtti. İsrail yetkililerinin tüm sabit hat, cep telefonu ve internet iletişimini kesmesi nedeniyle, Gazze Şeridi’ndeki operasyon odasıyla ve orada görev yapan tüm ekiplerle iletişimin tamamen kaybolduğu aktarıldı.

Bu aksaklık, merkezi acil durum numarası ‘101’i etkiledi ve ambulans araçlarının yaralılara ulaşmasını engelledi. İsrail’in 24 saat kesintisiz ve yoğun hava saldırıları, Gazze’yi dış dünyadan izole ederken savaş suçları işlemeye devam edeceğinin göstergesi olduğundan, Gazze Şeridi’ndeki ekiplerin güvenliğinden de endişe duyuluyor.

Filistin Kızılayı, uluslararası toplumu, masum sivillere, tıbbi tesislere ve ekiplerine derhal koruma sağlanması için İsrail yetkililerine baskı yapmaya çağırdı. Bu durum, bölgedeki insani krizin ciddiyetini ve uluslararası toplumun acil müdahalesinin önemini vurguluyor.