Ekonomi

Orta Doğu’da Petrol Oyunu: Hamas, İsrail ve İran

Orta Doğu’da artan gerilim, petrol fiyatlarını yükseltiyor. Hamas’ın İsrail’e roket saldırısı ve İran’ın petrol ihracatındaki artış, enerji piyasalarında endişe yaratıyor.

Orta Doğu, dünyanın en önemli petrol üretim ve tüketim bölgelerinden biri. Bu bölgede yaşanan siyasi ve askeri gelişmeler, petrol fiyatlarını doğrudan veya dolaylı olarak etkiliyor. Son zamanlarda, bölgede yaşanan iki önemli olay, petrol fiyatlarında yükselişe neden oldu: Hamas’ın İsrail’e roket saldırısı ve İran’ın petrol ihracatındaki artış.

Hamas’tan İsrail’e Sürpriz Saldırı

Hamas, Filistin’in en büyük silahlı örgütü olarak biliniyor. Örgüt, İsrail’in varlığını tanımıyor ve Filistin topraklarının tamamını kurtarmak için mücadele ediyor. Hamas, son olarak Cumartesi günü İsrail’in güneyindeki Ashkelon kentine roketler fırlattığını duyurdu. Bu saldırı, hem İsrail hem de uluslararası toplum tarafından şiddetle kınandı.

Hamas’ın saldırısı, Orta Doğu’da zaten gergin olan durumu daha da kötüleştirdi. İsrail ile Suudi Arabistan arasında gizli bir şekilde yürütülen diplomatik müzakereler, bu saldırının ardından askıya alındı. Bu müzakerelerin amacı, iki ülke arasında resmi ilişkiler kurmak ve bölgedeki istikrarı sağlamaktı.

Hamas’ın saldırısının petrol arzı üzerindeki doğrudan etkisi sınırlı olsa da, daha fazla çatışmanın bölgedeki petrol üreticilerini ve tedarik hatlarını etkileyebileceğinden endişe ediliyor. Özellikle Suudi Arabistan, dünyanın en büyük petrol ihracatçısı olarak, hem Hamas hem de İran tarafından tehdit altında hissediyor.

İran’dan Petrol Sürprizi

İran, Orta Doğu’nun en büyük petrol rezervlerine sahip olan bir ülke. Ancak, 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşmanın ABD tarafından 2018 yılında feshedilmesinin ardından, ülke üzerinde sert yaptırımlar uygulanmaya başlandı. Bu yaptırımlar, İran’ın petrol ihracatını büyük ölçüde kısıtladı ve ekonomisini zor duruma soktu.

Ancak, son aylarda İran’ın petrol ihracatında beklenmedik bir artış görüldü. Ülke, ABD yaptırımlarına rağmen Çin’e önemli miktarda petrol ihraç etmeye devam ediyor. Tahran, Ekim ayında Çin’e 1 milyon varil/gün seviyesinde petrol gönderdi ve bu da on yıl içinde en yüksek seviye oldu. Ayrıca, ülke üretimini beş yılın en yüksek seviyesine çıkardığını duyurdu.

İran’ın petrol ihracatındaki artış, ABD’nin tepkisini çekti. ABD, İran’ın nükleer programını durdurmak için 2015 anlaşmasına geri dönmek istiyor. Ancak, bu anlaşmanın şartlarının yeniden müzakere edilmesi gerektiğini savunuyor. İran ise, ABD’nin yaptırımları kaldırması halinde anlaşmaya geri dönebileceğini söylüyor.

İran ile ABD arasındaki görüşmeler, Hamas’ın İsrail’e saldırısı nedeniyle sekteye uğradı. İsrail, saldırının arkasında İran’ın olduğunu iddia etti ve karşılık olarak Gazze Şeridi’ne hava saldırısı düzenledi. İran ise suçlamaları reddetti ve Hamas’ın eylemlerini desteklediğini söyledi.

ABD’nin İran’a karşı tutumu, petrol fiyatlarını etkileyen bir diğer faktör oldu. ABD, İran’ın petrol ihracatını kısıtlamak için harekete geçebileceği yönündeki spekülasyonlarla piyasalarda endişe yarattı. ABD’nin İran’ın ham petrol tedarikine yönelik mevcut yaptırımları uygulamaya yönelik harekete geçmesi halinde piyasada büyük bir arz açığı yaratabilir.

Petrol Fiyatlarındaki Yükseliş

Petrol fiyatları, Orta Doğu’daki gelişmelerin etkisiyle yükseldi. WTI ham petrol vadeli işlemleri Pazartesi günü yüzde 4,3’lük bir yükselişin ardından Salı günü varil başına 85 dolara geriledi; piyasalar, Hamas’ın hafta sonu İsrail’e yaptığı sürpriz saldırının ardından arz risklerini değerlendirmeye devam etti.

Brent ham petrolünün fiyatı Pazartesi günü varil başına 88,15 dolara yükseldi, ardından Salı günü öğleden sonra 87,66 dolara geriledi; ancak yine de 27 Eylül’de görülen varil başına 94,36 doların oldukça altındaydı.

Petrol fiyatlarının yüksek kalması, Suudi Arabistan’ın üretim kısıtlamalarını gevşetme konusunda daha fazla baskı hissetmesine neden olabilir. Suudi Arabistan, OPEC+ grubunun en büyük üyesi ve lideri olarak, küresel petrol piyasasının dengelenmesi için üretimini gönüllü olarak kısıtladı.

Ancak, petrol talebinin artması ve fiyatların yükselmesiyle birlikte, Suudi Arabistan’ın bu politikayı sürdürmesi zorlaşıyor. Ülke, hem mali açıdan hem de piyasa payı açısından kayba uğruyor ve diğer üreticilerin üretim artışından faydalanmasına izin veriyor.

Petrol fiyatlarındaki dalgalanmalar, enerji piyasalarının Orta Doğu’daki gelişmelere duyarlı olduğunu gösteriyor. Hamas’ın İsrail’e saldırısı ve İran’ın petrol ihracatındaki artış, bölgedeki jeopolitik riskleri artırıyor ve petrol arzını etkileyebilecek potansiyel çatışmaların olasılığını artırıyor. Bu durum, petrol fiyatlarının önümüzdeki dönemde daha fazla oynaklık göstermesine neden olabilir.