Japon yeni, dolar başına 150’nin üzerinde değer kaybetti; bu, bir yıldır görülmeyen bir seviye; bu da, Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) para birimini desteklemek için olası müdahalesi konusunda spekülasyonlara yol açtı.

Maliye Bakanı Shunichi Suzuki bu döviz hareketlerini izlerken temkinli bir duruş sergiledi. Geçtiğimiz yıl yetkililer yen satın almak için harekete geçti ve bu, para biriminin dolar başına 150 yen civarında işlem gördüğü 1998’den bu yana bu türden ilk müdahale oldu.

Diğer büyük merkez bankaları agresif sıkılaştırma önlemlerine girişirken Japonya Merkez Bankası’nın aşırı gevşek para politikasına bağlı kalması nedeniyle para birimi bu yıl keskin bir şekilde zayıfladı. BoJ ayrıca Eylül toplantısında güvercin mesajlar vererek negatif faiz oranı politikasına son verileceği yönündeki umutları da boşa çıkardı.

Japon yeni, ABD istihdam verilerinin beklentileri aşması ve federal hükümetin kapanmasını önlemeyi amaçlayan ABD fon tasarısının onaylanması nedeniyle ABD dolarına karşı daha da baskı altında kaldı. ABD Çalışma Bakanlığı Cuma günü yaptığı açıklamada, Eylül ayında 531 bin yeni iş yaratıldığını ve işsizlik oranının %4,8’e gerilediğini duyurdu.

İngiliz sterlini, ABD istihdam verilerinin etkisiyle 1,21 doların altına indi

İngiliz sterlini Mart ortasından bu yana ilk kez 1,21 dolar seviyesinin altına düştü. Güçlü ABD istihdam verileri ve federal hükümetin kapanmasını önlemeyi amaçlayan ABD fon tasarısının onaylanması nedeniyle yatırımcıların ABD dolarına yönelmesiyle sterlin baskı altında kaldı.

Eş zamanlı olarak yatırımcılar, İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) faiz oranlarının uzun bir süre yüksek kalacağı beklentileri ışığında İngiltere’deki enflasyonun yavaşladığına dair göstergeleri değerlendirdi. Öte yandan geçen haftanın son GSYİH raporu, Britanya ekonomisinin ikinci çeyrekte %0,2 büyüdüğünü ve Kovid-19 salgını başlamadan önceki son çeyrek olan 2019’un son üç ayına göre %1,8’lik avantajını koruduğunu gösterdi.

Eylül ayında İngiltere Merkez Bankası faiz oranlarını değiştirmeden 15 yılın en yüksek seviyesinde tuttu ancak gerekli görülmesi halinde daha fazla politika sıkılaştırması yapma taahhüdünü yineledi. BoE, enflasyonun bu yıl %5’e kadar yükselebileceğini ancak 2023 yılında %2’lik hedefine geri döneceğini tahmin ediyor.

Euro, ABD fon tasarısının onaylanması ve ECB’nin şahin duruşu nedeniyle 1,05 doların altına geriledi

Euro, son dönemdeki güçlü ekonomik veriler ve federal hükümetin kapanmasını önlemeyi amaçlayan bir ABD finansman tasarısının kabul edilmesinin ardından yatırımcıların ABD dolarına akın etmesiyle Aralık 2022’den bu yana en zayıf seviyesine ulaşarak 1,05 dolar seviyesinin altına düştü.

Bunun tersine yatırımcılar, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) şahin duruşunu dikkate alırken, enflasyonist baskıların azaldığına dair işaretleri ve blok içinde yaklaşan resesyon riskini dikkatle değerlendirdi.

Geçen haftanın verileri, Eylül ayında enflasyon oranının beklenenden fazla yavaşlayarak %4,3 ile Ekim 2021’den bu yana en düşük seviyesine gerilediğini, çekirdek enflasyonun ise %4,5 ile bir yılın en düşük seviyesine gerilediğini ortaya koydu. Ancak her iki oran da ECB’nin %2’lik hedefinin oldukça üzerinde kaldı.

ECB Başkanı Christine Lagarde, Eylül toplantısında bankanın acil varlık alım programını (PEPP) Mart 2022’de sona erdireceğini ancak daha esnek bir varlık alım programını (APP) sürdüreceğini duyurdu. Lagarde ayrıca faiz oranlarının mevcut veya daha düşük seviyelerde kalacağını ve enflasyonun orta vadede hedefe yaklaşacağını söyledi.