EkonomiEditörün SeçtikleriGündem

Son dakika! Asgari ücretli çalışanları ilgilendiriyor: Yargıtay’dan emsal karar çıktı

Ülkemizde asgari ücretle çalışan milyonlarca kişiyi yakından ilgilendiren önemli bir gelişme yaşandı. Asgari ücretle çalışana Yargıtay’dan emsal bir karar geldi. Buna göre avukat sekreteri olarak yıllarca çalışan bir kadın, maaş alamadığı gerekçesi ile istifa etti. Mahkeme ise kişinin alacaklarını asgari ücret üzerinden hesapladı. Seneler süren davaya Yargıtay’dan emsal bir karar geldi. İşte detaylar

Bir avukatın yanında sekreter olarak çalışan genç kadın sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini ifade ederek İş Mahkemesi’nin yolunu tuttu.

ASGARİ ÜCRETLE ÇALIŞMAK HAYATIN OLAĞAN AKIŞINA TERS

Vasıflı işçinin asgari ücretle çalışmasının hayatın olağan akışına ters olduğuna dikkat çeken Yüksek Mahkeme, avukat katibinin asgari ücretle büyükşehirde çalıştırılamayacağına hükmetti. Kararda şöyle denildi:

“Somut uyuşmazlıkta, davacı aylık ücretinin net 4.000,00 TL olduğunu ileri sürmüştür. Davalı asgari ücret ödendiğini savunmuştur. Davacının hukuk ofisinde sekreter, (avukat katibi belgesi mevcut) olarak çalıştığı anlaşılmaktadır. Davacı vekili, davacıya ödenen aylık ücretin ispatı yönünde davacının kendi tuttuğu ve işverence kayıtlara esas alınan masraf ajandalarına dayanmış ve masraf ajandaları yargılama sırasında mahkeme kasasına alınmıştır. İncelenen masraf ajandalarında davacıya 2018 yılında 3 bin 500 TL net ücret ödendiği, 2019 yılında ise 4 bin TL net ücret ödendiği görülmektedir. Davacının 14 yılı aşkın kıdemi, çalıştığı işyerinin büyükşehirde olması ve yaptığı işin vasıflı bir iş olması nedeniyle işin niteliği gereği asgari ücretle çalışması hayatın olağan akışına da uygun düşmemektedir. Tüm bu nedenlerle avukat sekreteri olarak çalışan davacının 3342 kodlu hukuk sekreteri için TÜİK tarafından bildirilen emsal ücretle çalıştığının kabulü dosya içeriğine uygun düşecektir. Davacının hak ve alacakları bu ücret üzerinden hesaplanmalıdır. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup, kararın bu sebeplerle bozulması gerekmiştir”