Ekonomi

Morgan Stanley’den TCMB eylül ayı PPK toplantısı yorumu: Temkinli olacaklar

Şu sıralar Amerika Merkez Bankası’nın eylül ayı faiz kararı merak edilirken Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) da analistler tarafından yakın takip altına alındı. Merkez bankalarının bu ay hangi kararların altına imza atacakları merak edilirken Morgan Stanley’den TCMB yorumu geldi. İşte ayrıntılar…

Küresel çapta etkili kararlara imza atan Amerika Merkez Bankası, son günlerde analistler tarafından yakın takip altına alındı. Sene başından bu yana Amerika Merkez Bankası’nın eylül ayı itibari ile faiz indirimlerine başlayacağı tahmin edilirken yarın düzenlenecek olan toplantıdan nasıl bir kararın çıkacağı merak konusu oldu.

Kimi analistler Amerika Merkez Bankası’nın 25 baz, kimleri ise 50 baz puan indirim kararı alacağını savunurken Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası da birçok ekonomist tarafından yakın takip altına alındı. Merkez Bankası’nın bu ay nasıl bir faiz kararı vereceği merak edilirken Morgan Stanley’den dikkat çeken bir açıklama geldi. İşte Morgan Stanley’in Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’na dair görüşleri…

“FAİZİ SABİT BIRAKACAKLAR”

1935 yılında kurulan ve bugün Amerika’nın en büyük yatırım bankalarından olan Morgan Stanley, son olarak Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası ile ilgili yaptığı yorumlar ile dikkatleri üzerine çekti. Merkez Bankası’nın ‘patikadaki potansiyel tümseklere’ karşı temkinli bir yaklaşım sergileyeceğini savunan banka analistleri, bu ay da faizin sabit bırakılacağını tahmin ettiklerini bildirdi.

TCMB’nin olası eylül ayı kararına dair değerlendirmelerde bulunan Morgan Stanley Ekonomisti Hande Küçük, imzalı notunda şu ifadelere yer verdi: “Enflasyon verilerinde aşağı yönlü sürprizler olmaması halinde aralık ayında faiz indirimlerine başlamak riskli olabilir. Çünkü gelecek yılki asgari ücret artışının boyutuna ilişkin belirsizlik muhtemelen aralık toplantısından sonra çözülecek.”

KADEMELİ NORMALLEŞTİRMEYE DİKKAT ÇEKTİ

BloombergHT’de yer alan habere göre Ekonomist Hande Küçük, faiz indirimlerinin gelecek yıla kalmasının geçici de olsa alışılmadık seviyede yüksek reel faizler anlamını taşıdığını ifade etti. Ocak ayındaki maaş zamları ve fiyat artışlarının enflasyon ve kurlara yansımalarının sınırlı olabileceğini belirten Küçük, reel faizleri kademeli olarak normalleştirmek için kesintisiz bir faiz indirimi döngüsünün önünü açabileceğini vurguladı. Küçük, makro ihtiyati önlemlerin ekonomik koşullar üzerinde yarattığı ek sıklığın da bu sayede ortadan kaldırılabileceğini ifade etti.