Ülkemizin en tanıdık ekonomistlerinden olan Selçuk Geçer, son dolar yorumu ile dikkatleri üzerine çekti. İşte ayrıntılar…
Döviz kurlarında ve altın piyasasında gözlenen volatilite, gündelik hayatın ekonomik şartlarını etkilemeye devam ediyor. Hem yatırımcıların hem potansiyel yatırımcıların hem de sade vatandaşın kafasını karıştıran bu durumun ne zaman sona ereceği merak konusu olurken bu süreçte uzman yorumları da yakın takip altına alındı.
TL cinsinden birikimlerini değerlendirmek için dolara yönelen ancak kurda gözlenen hareketlilik sebebi ile bu adımından pek de emin olamayan pek çok kişi, ekonomist tahminlerini yakın takip altına aldı. Bu kapsamda arama motorları üzerinden son açıklamaları sık sık sorgulanan isimlerden biri de Selçuk Geçer olarak karşımıza çıktı.
Yaptığı analizleri sık sık sosyal medya platformları üzerinden paylaşan yanı sıra dolara yönelik keskin tahminlerde de bulunan Ekonomist Selçuk Geçer, son olarak kurdaki baskıya dikkat çekti. Geçer’in ‘reel değeri’ olarak açıkladığı seviye, şok etkisi yarattı. İşte ayrıntılar…
GERÇEK DEĞERİNİ AÇIKLADI
Dolar kurunda gözlenen dalgalı hareketler kafaları karıştırmaya devam ederken Ekonomist Selçuk Geçer’den önemli bir uyarı geldi. Dolar kurunun enflasyon karşısında beklentinin çok altında kaldığına dikkat çeken Geçer, doların baskılandığını, şu an için reel değerinin 60 TL civarında olduğunu ileri sürdü.
Dövizde ani yükselişlerin yaşanması halinde yüzde 200’lük bir zararın ortaya çıkabileceğini belirten Geçer, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Dolara yüzde 60 oranında faiz uygulanıyor. Bu durum dövizin değerinin stabil tutulduğu sürece yükselmeye devam edeceği anlamına geliyor.”
“HER ZAMAN RİSKLİ”
Dövizde hızlı yükselişin sık sık karşılaşılan bir durum olduğunu belirten Ekonomist Selçuk Geçer, bu ihtimal sebebi ile sıcak paranın her zaman için risk içerdiğini vurguladı.
Doların şu an olduğu gibi baskı altında tutulması durumunun üreticiyi zor duruma soktuğunu ve işsizliği artırdığını belirten Geçer, hükümeti uyarmadan da edemedi. Dolar/ TL kurunun serbest bırakılması ve reel değerine ulaşması gerektiğini ifade eden Geçer, aksi takdirde tamiri mümkün olmayan ekonomik hasarların söz konusu olabileceğini ileri sürdü.
