Emlak

Konut Dokunulmazlığı ve Ön Alım Hakkına Dair Önemli Açıklamalar

İstanbul Milletvekili Ersin Beyaz, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle korunan konut dokunulmazlığı ve ön alım hakkı konusundaki kanun teklifleri hakkında kritik değerlendirmelerde bulundu. Milletvekilinin eleştirileri ve önerilerini derinlemesine inceledik.

İstanbul Milletvekili Ersin Beyaz, konut dokunulmazlığı hakkının ihlal edildiğine dair iddialarını komisyon önergeleriyle Meclis Başkanlığı’na sundu. Beyaz, Anayasa’nın 21. maddesine atıfta bulunarak, “Usulüne göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça kimsenin konutuna girilemeyeceği, konutunda arama yapılamayacağı ve eşyasına el konulamayacağı” hükmünü hatırlattı. Bu yetkinin mülki idare amirine verilmesinin hatalı olduğunu belirterek, yetkinin mahkemeye verilmesi gerektiğini ifade etti. Ancak önerisi reddedildi.

Ersin Beyaz, kanun teklifinde geçen “ön alım hakkı” konusunda da çekincelerini ve eleştirilerini dile getirdi. Önerisine göre, ön alım hakkı tapuya şerh verilecek ve bu şerhin etkisi her durumda on yıl sonra sona erecektir. Beyaz, bu durumun farklı mağduriyetler doğuracağına işaret etti.

Ayrıca, teklifte bulunan ön alım hakkının 22 Kasım 2001 tarihli 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun “Sözleşmeden doğan önalım hakkı” başlıklı 735. maddesi hükümlerine uygun olması gerektiğini belirtti. Ancak bu önerisi de reddedildi.

Neden Öneriler Dikkate Alınmadı?

Milletvekili Ersin Beyaz’ın önerilerinin reddedilmesi, Anayasa ve yasalarımızın koruma altına aldığı konut dokunulmazlığı ve ön alım hakkı gibi kritik konularda ciddi tartışmaları beraberinde getiriyor. Peki, neden bu önemli öneriler dikkate alınmamıştır?

Yine, bir başka maddede Anayasa, uluslararası sözleşmeler ve kanunlarımızca koruma altına alınan konut dokunulmazlığı hakkının ihlal edildiğini de komisyon önergelerimizle Başkanlığa sunduk. Anayasa’mızın 21’inci maddesine göre usulüne göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça kimsenin konutuna girilemeyeceği, konutunda arama yapılamayacağı ve eşyasına el konulamayacağı hükmünü hatırlatarak mülki idare amirine verilen yetkinin mahkemeye verilmesi gerektiğini söyledik ancak önerimiz yine reddedilmiştir.

Kanun teklifinde geçen ön alım hakkıyla ilgili çekince ve eleştirilerimizi de şu şekilde ifade ettik: Ön alım hakkı tapuya şerh verilecek, şerhin etkisi her durumda şerhin verildiği tarihin üzerinden on yıl geçmekle sona erecektir; bu durum da farklı mağduriyetler doğuracaktır. Teklifte bulunan ön alım hakkıyla ilgili hükmün 22 Kasım 2001 tarihli 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun “Sözleşmeden doğan önalım hakkı” başlıklı 735’inci maddesi hükümlerince belirlenmesi gerektiği hususundaki teklifimiz de reddedilmiştir.” dedi.