ŞİÖ’nün Küresel Rolü ve Çin’in Körfez Ülkeleri ile İlişkileri

Çin’in küresel siyasetteki rolü giderek artıyor. Çin, hem bölgesel hem de uluslararası düzeyde birçok örgüt ve inisiyatifin önemli bir üyesi veya lideri konumunda. Bunlardan en önemlilerinden biri Şangay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) olarak bilinen çok taraflı bir platformdur. ŞİÖ, Çin’in Avrasya’daki etkisini artırmak ve ABD’nin bölgedeki nüfuzunu azaltmak için kullandığı bir araçtır. Ayrıca, Çin’in Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkeleri ile ilişkilerini geliştirmek için de bir fırsat sunmaktadır. Bu makalede, ŞİÖ’nün küresel rolü ve Çin’in Körfez ülkeleri ile ilişkilerinin son gelişmeleri ele alınacaktır.

ŞİÖ Nedir?

ŞİÖ, 2001 yılında kurulan ve Çin, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Özbekistan, Hindistan ve Pakistan’ın tam üye olduğu bir bölgesel örgüttür. Afganistan, Belarus, İran, Moğolistan ve Türkiye ise gözlemci statüsüne sahiptir. ŞİÖ’nün temel amaçları arasında bölgesel güvenlik, ekonomik işbirliği, kültürel değişim ve uluslararası ilişkilerde çok kutupluluk ilkesinin teşviki yer almaktadır. ŞİÖ, hem coğrafi kapsam hem de nüfus açısından dünyanın en büyük bölgesel siyasi, ekonomik ve savunma örgütüdür. Avrasya kıtasının yüzde 60’ını (şu ana kadar Dünya üzerindeki en büyük kara kütlesi), dünya nüfusunun yüzde 40’ını ve küresel GSYİH’nın yüzde 20’sinden fazlasını kapsıyor.

ŞİÖ’nün kuruluşu, Çin’in bölgedeki sınır anlaşmazlıklarını çözmek ve terörizm, ayrılıkçılık ve aşırıcılıkla mücadele etmek için Rusya ve Orta Asya ülkeleriyle işbirliği yapma isteğinden kaynaklanmaktadır. 1996 yılında Çin, Rusya ve eski SSCB’nin üç devleti (Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan) tarafından kurulan ‘Şangay Beşlisi’nin temeli üzerine 2001 yılında kuruldu. Özbekistan’ın katılımıyla Şangay Beşlisi ŞİÖ’ye dönüştü. 2017 yılında ise Hindistan ve Pakistan da örgüte tam üye olarak katıldılar. Bu genişleme, ŞİÖ’nün hem Güney Asya hem de Orta Asya’daki rolünü artırdı.

ŞİÖ’nün faaliyetleri arasında düzenli zirveler, bakanlar düzeyinde toplantılar, askeri tatbikatlar, terörle mücadele merkezi, kalkınma bankası, acil durum müdahale merkezi gibi kurumlar bulunmaktadır. Ayrıca ŞİÖ, Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), Avrupa Birliği (AB), ASEAN Bölgesel Forumu (ARF) gibi diğer uluslararası örgütlerle de diyalog kurmaktadır.

ŞİÖ’nün Küresel Rolü

ŞİÖ, geniş ölçeği ve kapsamının yanı sıra, Çin’in 2030 yılında hakimiyetini kuracağını öngördüğü ‘çok kutuplu dünya’ fikri ve uygulamasına da inanıyor. Çin, ŞİÖ’yu ABD’nin tek kutuplu dünya düzenine bir alternatif olarak sunmakta ve örgütün değerlerini, normlarını ve çıkarlarını uluslararası topluma yaymaya çalışmaktadır. Kıdemli Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, o zamandan beri şunları ifade etmiştir: “Şangay İşbirliği Örgütü rasyonel ve adil bir dünya düzeni kurmak için çalışıyor ve […] bize temelde yeni bir jeopolitik entegrasyon modeli oluşturma sürecinde yer almamız için eşsiz bir fırsat sunuyor”.

Bu jeopolitik yeniden tasarımların yanı sıra ŞİÖ, diğer şeylerin yanı sıra örgüt içi finansman ve bankacılık ağlarının yanı sıra artan askeri işbirliği, istihbarat paylaşımı ve terörle mücadele faaliyetleri sağlamak için çalışıyor. Örneğin, ŞİÖ üyeleri arasında yerel para birimleriyle ticaret yapmayı teşvik etmek için bir dizi anlaşma imzalamıştır. Ayrıca, ŞİÖ Kalkınma Bankası, Asya Altyapı Yatırım Bankası (AIIB) ve Yeni Kalkınma Bankası (NDB) gibi Çin liderliğindeki çok taraflı finans kuruluşlarıyla işbirliği yapmaktadır. ŞİÖ ayrıca, bölgesel güvenlik sorunlarına karşı koymak için askeri tatbikatlar düzenlemekte ve terörle mücadele merkezi aracılığıyla istihbarat paylaşımını geliştirmektedir.

Çin’in Körfez Ülkeleri ile İlişkileri

Çin’in ŞİÖ aracılığıyla Avrasya’daki rolünü güçlendirmesinin yanı sıra, Çin aynı zamanda Körfez ülkeleri ile ilişkilerini de derinleştirmeye çalışmaktadır. Çin, Körfez ülkelerini hem enerji güvenliği hem de Kuşak ve Yol Girişimi (BRI) kapsamında önemli ortaklar olarak görmektedir. Çin, 2019 yılında Körfez ülkelerinden 8.4 milyon varil/gün petrol ithal etmiştir. Bu miktar, Çin’in toplam petrol ithalatının yüzde 43’üne denk gelmektedir. Ayrıca, Çin Körfez ülkelerine 2019 yılında 77.5 milyar dolarlık mal ihraç etmiştir. Bu miktar da Çin’in toplam mal ihracatının yüzde 3.1’ine karşılık gelmektedir.

Çin ile Körfez ülkeleri arasındaki ticaret hacmi, son yıllarda hızla artmıştır. 2000 yılında sadece 10.3 milyar dolar olan bu rakam, 2019 yılında 164.3 milyar dolara ulaşmıştır. Bu artışın arkasında hem enerji hem de altyapı projeleri yatmaktadır. Çin, Körfez ülkelerinin petrol ve gaz kaynaklarına erişim sağlamak için uzun vadeli anlaşmalar imzalamıştır. Örneğin, 2019 yılında Çin Ulusal Petrol Şirketi (CNPC) ile Suudi Arabistan Ulusal Petrol Şirketi (Saudi Aramco) arasında 10 milyar dolarlık bir anlaşma imzalanmıştır. Bu anlaşma, Suudi Arabistan’ın Yenbo kentinde Çin tarafından inşa edilecek bir rafineri ve petrokimya kompleksini içermektedir. Ayrıca, Çin, Körfez ülkelerinin altyapı geliştirme projelerine de büyük ölçüde katılmaktadır. BRI kapsamında, Çin, Körfez ülkelerine demiryolu, liman, köprü, enerji santrali, endüstri parkı gibi projeler sunmaktadır. Örneğin, Çin, Kuveyt’in 100 milyar dolarlık Kuveyt Vizyonu 2035 planının önemli bir ortağıdır. Çin ayrıca, Bahreyn’in ilk nükleer enerji santralini inşa etmek için anlaşma imzalamıştır.

Çin ile Körfez ülkeleri arasındaki işbirliği sadece ekonomik alanda değil, siyasi ve kültürel alanda da gelişmektedir. Çin, Körfez ülkelerinin bölgesel güvenlik ve istikrarına saygı duyduğunu ve içişlerine müdahale etmediğini belirtmektedir. Çin ayrıca, Körfez ülkelerinin BM ve diğer uluslararası örgütlerdeki rolünü desteklemektedir. Örneğin, Çin, Suudi Arabistan’ın BM Güvenlik Konseyi’ne geçici üye olarak seçilmesine yardımcı olmuştur. Ayrıca, Çin, Körfez ülkeleri ile kültürel değişim ve eğitim işbirliğini de teşvik etmektedir. Çin, Körfez ülkelerinde birçok Konfüçyüs Enstitüsü kurmuş ve binlerce öğrenciye burs vermiştir.

Sonuç

Çin’in küresel siyasetteki rolü giderek artmaktadır. Çin, hem ŞİÖ hem de KİK gibi çok taraflı platformlar aracılığıyla bölgesel ve uluslararası işbirliğini derinleştirmeye çalışmaktadır. Çin, ŞİÖ’yu Avrasya’daki etkisini artırmak ve çok kutuplu bir dünya düzeni kurmak için bir araç olarak kullanmaktadır. Çin aynı zamanda KİK ülkeleri ile enerji, altyapı, siyasi ve kültürel alanlarda işbirliğini geliştirmektedir. Bu işbirliği, hem Çin’in hem de Körfez ülkelerinin ortak çıkarlarına hizmet etmektedir. Ancak, bu işbirliği aynı zamanda bazı zorluklar ve riskler de içermektedir. Örneğin, ABD’nin bölgedeki varlığı ve çıkarları, İran’ın nükleer programı ve bölgesel rekabeti, Yemen’deki iç savaş ve insani kriz gibi faktörler, Çin’in Körfez ülkeleri ile ilişkilerini etkileyebilmektedir. Bu nedenle, Çin’in bu ilişkileri dikkatli ve esnek bir şekilde yönetmesi gerekmektedir.

Meta açıklaması: Bu makalede, Şangay İşbirliği Örgütü’nün (ŞİÖ) küresel rolü ve Çin’in Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkeleri ile ilişkilerinin son gelişmeleri ele alınmaktadır. Makalede, ŞİÖ’nün kuruluşu, amaçları, faaliyetleri ve çok kutuplu bir dünya düzeni kurma vizyonu anlatılmaktadır. Ayrıca, Çin’in Körfez ülkeleri ile enerji, altyapı, siyasi ve kültürel işbirliğinin boyutları, faydaları ve zorlukları incelenmektedir. Makale, Çin’in küresel siyasetteki rolünün giderek arttığını ve hem ŞİÖ hem de KİK gibi çok taraflı platformlar aracılığıyla bölgesel ve uluslararası işbirliğini derinleştirmeye çalıştığını vurgulamaktadır.

Exit mobile version