Gündem

Bingöl’de meydana gelen depremin ardından açıklandı! Büyük panik yaratmıştı

Bingöl’de bugün sabaha karşı 03.49’da meydana gelen 4.7 büyüklüğündeki deprem başka illerden de hissedilirken bölge halkında paniğe neden oldu. Bölgede meydana gelen depremleri değerlendiren Prof. Dr. Ercan Aksoy, daha sonra meydana gelebilecek depremlerle ilgili açıklamalarda bulundu.

Fırat Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Aksoy, bölgede meydana gelen depremlerle ilgili açıklamalar yaptı. Prof. Dr. Aksoy:

“Bu depremler bize her ne kadar ana fay üzerinde olmasalar da bu 2 fay zonu arasındaki fayların aktif olduğunu ve deprem üretme potansiyelleri olduğunu gösteriyor. Daha büyük depremin tetikleyicisi olmaktan çok sıradan aktiviteleri şeklinde değerlendirmek lazım” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Aksoy, kuzeydeki Kuzey Anadolu fay zonu ve güneyden geçen Doğu Anadolu fay zonunun Karlıova’da birleştiğini belirterek, şöyle konuştu:

“Meydana gelen 4.7 büyüklüğündeki depreme baktığımızda bu fay zonlarından biri üzerinde olduğunu görüyoruz ki daha sonra artçıları da meydana geldi. En son 09.06’da 4 büyüklüğünde depremin daha meydana geldiğini görüyoruz. Bu depremler bize her ne kadar ana fay üzerinde olmasalar da bu 2 fay zonu arasındaki fayların aktif olduğunu ve deprem üretme potansiyelleri olduğunu gösteriyor. Yaklaşık 6 ay önce haziran sonlarında yine aynı bölgede yani Karakoçan-Adaklı-Kiğı’nın sınır bölgesinde 5.3 büyüklüğünde deprem yaşamıştık. O da yine bölge insanını tedirgin etmişti. Burada depremlerin yöre insanları tarafından veya yakın yerleşim alanlarında hissedilmesinin en önemli sebebi büyüklüğünden ziyade derinliklerinin sığ olması ki baktığımız zaman 10 kilometre civarında hatta bazılarının 6-7 kilometre civarında olduğunu görüyoruz. Bu da daha fazla hissedilmesine neden oluyor. Kırsal kesimdeki binaların mühendislik hizmeti almayan yapılar olması da hissedilmeyi artırıyor.”

Depremin Verdiği Mesaj

“Depremin bize verdiği mesaj, şu olmalı; bu depremler devam edecek, fayların aktif olduğunu gösteriyor. Dolayısıyla yapılaşmamızı, yer seçimlerimizi daha doğru yapmamız gerektiğini, bu depremlerin varlığından anlamalıyız. Bu depremleri oradaki mevcut fayların aktivitesi olarak değerlendirmek daha mantıklı olur, diye düşünüyorum. Daha büyük depremin tetikleyicisi olmaktan çok sıradan aktiviteleri şeklinde değerlendirmek lazım.”