Dünya’nın en gelişmiş medeni ülkelerinde bir öğretmenin maaş tutarı, güvenlik güçlerinin aldıkları maaşın yaklaşık 2 katı bazı ülkelerde ise yaklaşık 3-4 katı kadardır. Türkiye’de ise öğretmenler, memurlar içerisinde, yaptığı hizmete göre en düşük maaş alanlar arasında yer alır. Buna rağmen bugün Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, öğretmen maaşları ile ilgili şok bir açıklamada bulundu.
Bakan Ziya Selçuk yaptığı açıklamalarla birçok öğretmeni üzdü. Yüz yüze ve uzaktan eğitim ile ilgili bazı söyleyişlerde bulunan Ziya Selçuk, öğretmenlerin aldıkları maaşı kendilerine bir yük olarak gördüğünü dile getirdi. Bakanın bu sözleri özellikle eğitim camiasında şok etkisi yarattı. Bakan konu ile ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı;
ASIL YÜK ÖĞRETMEN MAAŞI
Eğitimde asıl yük, öğretmenin maaşıyla ilgilidir. Milli Eğitim Bakanlığının bütçesine bakarsanız, yatırım bütçesinin çok çok küçük olduğunu görürsünüz. Neye göre, personel maaşına göre. Bu tüm okullar için böyledir. Yani asıl yük kira varsa kirada ve öğretmen maaşındadır. Geri kalan yük vergi yüküdür ve elektrik, su parasıdır. Eğer vergi yükü devam ederse, eğer maaş devam ederse büyük ihtimalle bizim masraflarımızda Milli Eğitim Bakanlığının, büyük bir azalma olmaz ama başka yerlerde daha fazla bütçeye ihtiyacımız olur ki öyle oluyor zaten’’ dedi. Bakan Selçuk konuşmalarını şöyle sürdürdü;
Katrilyonluk saraylar, uçaklar, yazlık köşkler, yüzlerce lüks makam aracı, dolar geçiş garantili köprüler yük değil ama öğretmenler yük öyle mi? Sizden ala bu milletin sırtında yük mü var?! https://t.co/lKlLBoFr5L
— Av. Alpay ANTMEN (@avantmen33) August 29, 2020
@serkanozdin2
”Vekil maaşları öğretmenlerin maaşlarından fazla olmasın, dedin. İlkokul mezunu bekçilerden bile az olan maaşımızın adı YÜK oldu.İnşallah görmüyorsundur, duymuyorsundur.. Biz Atamın ilim ordusu diye överek bahsettiği “ÖĞRETMEN”İZ! Milli Eğitim Bakanı Selçuk”
Cefakar öğretmenlerimiz ne kadar maaş alırsa yatırıma fırsat kalır sayın bakan, aklınızdaki rakami deyiverin hele @ziyaselcuk .Milletvekili maaşları öğretmen maaşlarını geçmesinden geldiğimiz noktaya bak, binlerce öğretmen özrünüzü bekliyor, Milli Eğitim Bakanı Selçuk.
Milli Eğitim Bakanı Selçuk,bu ne biçim açıklamadır?Ülkede öğretmen dışında tüm çalışanlar 5 kuruş almadan babasının hayrına çalışmaktadır da bizim mi haberimiz yoktur?Milli Eğitime ayrılan bütçe az olabilir mi?Diyanetin bütçesinden haberinizin olmaması mümkün müdür?
Bir Milli Eğitim Bakanı düşünün öğretmenlere verilen maaşın devlete yük oldugunu düşünen…Ve bu bakan da bir ÖĞRETMEN.Milli Eğitim Bakanı Selçuk
Öğretmen maaşlarıyla ilgili birkaç yorum gördüm, dünyanın hiçbir yerinde insanların öğretmen maaşlarına bu kadar taktığını düşünmüyorum. Milli Eğitim Bakanı Selçuk’un sözlerine hiç girmiyorum. Ülke resmen eğitime ve eğitimciye düşman bir kitle tarafından esir alınmış…
EĞİTİM SEN’E YANIT VERDİ
Basın toplantısının soru-cevap bölümünde Eğitim-Sen’in geçen hafta açıkladığı ve öğretmenlerin göreve başlamasından bu yana 176 okulda korona virüsü vakaları görülmesi ile ilgili değerlendirmesi sorulan Bakan Selçuk, sağlık açısından risk taşıyan eğitim çalışanlarının bilgisine hakim olduklarını söyledi. 4.5 milyon devlet memurunun, 1 milyon sağlık çalışanının, polislerin görevlerinin başında olduğunu belirten Selçuk, “Dedikodular düzeyinde değil gerçek bilgilere sahibiz. Siz hiç karayollarında ya da devlet bankalarında korona vakası haberi gördünüz mü? Daha zekice açıklamalar yapılmalı ve istismar zemini oluşmasına izin verilmemeli” dedi.
Bakan Selçuk’un, uzaktan eğitim çalışmaları ve yeni eğitim öğretim yılı hazırlıklarıyla basın toplantısında yaptığı açıklamalardan başlıklar şöyle:
UZAKTAN EĞİTİM NASIL OLACAK?
Hazırlıklarımız konusunda aylardır çalışıyoruz, hep belirttiğimiz gibi hangi senaryo olursa olsun bu tedbirleri almak gerekiyor diye. Şimdi bir burukluk var elbette ama bildiğiniz gibi bu bütün dünyada ortaya çıkan bir durum. Ve Türkiye’nin de bu bağlamda her gün belli başlı ülkeleri izleyerek tedbirler noktasında gereğini yaptığını sizlerle paylaşıyoruz. Uzaktan eğitim nasıl olacak? Bu önemli bir soru. Bizim bu soruya verdiğimiz cevap aslında çok net. Şu anda bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de sağlık koşulları nedeniyle uzaktan eğitimin ayrı bir yere sahip olduğunu görüyoruz. Mart’tan beri bazı aşamaları paylaşıyoruz sizlerle. Başlangıçta, biliyorsunuz televizyon kanalları açtık. Bu kanalların içeriğini okul kademelerine göre doldurduk. Hep şunu söyledik, dünyada bunu yapabilen çok az sayıda ülke var. Artık niteliğinde de çok iddialı hale geldik.
BİR DERS BEŞ GÜNDE HAZIRLANIYOR
3 bin 358 ders çekimi yaptık. Bir dersin toplam yapılma süreci yaklaşık 5 gün sürüyor. Üst üste koyduğunuzda kaç yıl olacağını siz düşünün lütfen. Hâlâ da bu süreç derinleşerek, uzmanlığı artırarak sürüyor. Peki sadece televizyonla yetindik mi? Hayır. Canlı platformlar kurduk, yapay zeka temelli bir eğitim içeriği olması bakımından dünyada yine birkaç ülkede olan bir içerik. Öğrencinin seviyesini ölçen, durumuna göre bölüm tavsiyesinde bulunan, öğrencinin hızına göre; bu hızla gidersen bölümlerini değiştirdim, azalttım, çoğalttım diyebilen bir zeka. Ya da bir öğrencinin bilemediği sorunun hangi konu eksikliğinden kaynaklandığını otomatik olarak bilip, ekrana hazır olarak getiren bir sistem. Ve bir milyon öğrencim varsa, bir milyon ayrı deneme sınavı yapabilen bir sistem. Bu konu bizim açımızdan kritik.
UZAKTAN EĞİTİMİ ANLIK ÖLÇÜYORUZ
Öğretmenlerimiz için de çok önemli bir dönem. Ben uzun yıllardır eğitim içindeyim. Hiçbir dönem bu yılki kadar hizmet içi eğitim gördüğünü görmedim. Öğretmenlerimiz sürekli olarak bir eğitimin içerisindeler; özellikle dijital becerilerin geliştirilmesi konusunda. Başka ne yaptık? Canlı sınıflar yaptık. Dünyada canlı sınıf yapabilen ülke sayısı 3-4’ü geçmiyor. Burada eksiklerimiz, hatalarımız vardı. Bunu nereden biliyoruz? Bir araştırma yaptık, uzaktan eğitimin süreciyle ilgili araştırma yaptık. Öğretmen ve öğrenciler sınıfta olduğu gibi senkron eğitim imkanına buradan sahipler. Uzaktan eğitimi biz anlık olarak olarak ölçüyoruz. Şu anda hangi sınıf düzeyinde, kaç canlı sınıfta hangi hareket var, kaç öğretmenimiz aktif, orta öğretimdeki öğretmenlerin aktivitesi nedir, hangi şehirdedir, hangi kasabadadır, bütün bunları anlık olarak izliyoruz.
EBA’YI DAHA İLERİ TAŞIYACAĞIZ
Biz ilk kez, yaz tatilini de eğitim fırsatı olarak değerlendirdik. TV kanallarımız hiç durmaksızın yaz programları, yaz okulları açtı. Yaz tatili süresince de tasarım beceri atölyeleri kurduk. Çocukların her türlü konuda bu dijital becerilerle, dramayla ilgili olabilir. Her konuda atölye imkanına kavuşuyor olması, kişisel olarak katılma fırsatının olması önemli. Yabancı dille ilgili yazın önemli bir program yaptık. Dedik ki bir yıl boyunca alınan derslerin tamamını bir yazda verebiliriz. A1 seviyesinde ve diğer seviyeleri de dikkate alarak uluslararası nitelikte bir içerik hazırladık ve sunduk. Türkiye’de en çok ziyaret edilen bütün siteler içerisinde 10’uncu site olması, dünyada en çok ziyaret edilen site anlamında EBA’nın ayrı bir yeri var. Çok daha ileri taşıyacağız. Bu tıklanma sayısı ve sürdürülebilir şekilde bunun gerçekleşmesinin de ayrı bir önemi olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
KOTALAR ARTIRILACAK
Erişimde fırsat adaleti olsun diye internet paketi olmayan çocuklarımıza destek olmak; bugün yine operatörlerden olumlu haber geldi. İki katına çıkarılıyor çocuklarımızın eğitimle ilgili kotaları. Bu anlamda da daha yeni gelişmeler olacak. 31 Ağustos’ta yüz yüze eğitim başlamazsa senaryomuz var demiştim ya, onun gereğini de bir ay önce hazırladık. Başlasaydı onun gereğini de hazırlamıştık. Onun için hiç tedirginlik yaşamıyoruz, sadece kaliteliyi yükseltmeye çalışıyoruz. Canlı derslerin kapasitesini en az 10 kat artırdık. Destekleyici araçlarımız giderek artacak.
ÖĞRENCİ ÇALIŞMA KİTABI SOMUT OLARAK VERİLECEK
Çalışma kitapları ilk kez çocuklarımıza; bakın ders kitabının dışında çocuklarımızın eline ‘öğrenci çalışma kitabı’ somut olarak verilecek. Bu yeni bir şey. Ders kitapları da geçen hafta itibariyle çok büyük ölçüde dağıtıldı. Çünkü kitapları iki ay öncesinde bitirmiştik zaten. TSE ile yaklaşık üç aydır çalışıyoruz. Bir okulun temizliği konusunda nasıl standart olmalı? Neler yapabiliriz, bunu uzmanlar çok uzun süre çalışarak standartlar çıkarıldı. Enfeksiyon önleme kılavuzunu da yayımladık. Bunu velinin, öğretmenin diline göre özel olarak yeniden rehber haline getirilmesi lazım. Hazırlığı tamamladık, tamamlayan okullara da temizlik belgesi veriyoruz.
1,5 MİLYON ÇOCUĞUN ERİŞİMİNDE SORUN VAR
16 milyon çocuğumuzun internet erişimi var. 1.5 milyon çocuğumuzun erişimiyle ilgili bir problemimiz var. Bu tür durum olan her bir çocuğumuza 17 kitaptan oluşan özel bir set veriyoruz. 5 bin 200 EBA destek noktası kuruyoruz. Bu noktaları erişimde zorluk çeken çocukların bulundukları bölgelere kuruyoruz.