Muharrem İnce'den 'Beştepe'ye giden CHP'li' iddiası hakkında flaş açıklama

Cumhurbaşkanlığı ve CHP tarafından gelen son dakika açıklamaların yanı sıra  ‘Beştepe’ye giden CHP’li’ iddiası hakkında Muharrem İnce dikkat çeken açıklamalarda bulundu. İnce yaptığı açıklamada, “Bu yalan haber çıkınca burada tezgah var dedim. Sayın Genel Başkan sabah programına çıktı. Doğrudur dedi. Partimiz yara alacak dedim. Genel Başkan’a telefon açtım, Genel Başkan bana 14 dakika sonra geri dönüş yaptı. 8 dakika konuştum. Burada bir yalan var, partimiz yara alacak, yanınıza geleyim, birlikte görüntü verelim, bu kişi ben değilim dedim. Bu badireyi atlatalım dedim. Aynı Atatürk resmini kim indirdi, indirmedi tartışmasına benzeyecek CHP yara alacak dedim, ben sana haber vereceğim dedi, haber falan vermedi. Bu tezgahın sorumluları ortaya çıkarılmalıdır. CHP 82 milyona bu tezgahı açıklamalıdır. Benimle ilgili dedikodular CHP Genel Merkezi’nde üretildi.” ifadelerini kullandı. 

ERDOĞAN BUNUN NERESİNDE AMA?

Ayrıca İnce yaptığı açıklamalarda kesinlikle kendisinin Beştepe’ye gitmediğini ifade ederek,CHP temiz siyaset diyorsa önce bu pisliği temizlemelidir. Bir başka çağrım, sayın Kılıçdaroğlu’na. Şaşırmadım diyor. Şaşırmadıysanız bunu açıklamasınız. Saray komplosu deyip işin içinden çıkamazsınız. Erdoğan’ın bu ülkeye çok kötülüğü var, ben Saray’ı aklamıyorum. Ciddi mücadele edelim diyorum. Erdoğan bunun neresinde ama? Çıktı meydan okudu. İspatlarsan istifa ederim, sen edebilir misin dedi. Bunun neresinde Saray var. Kimi kandırıyoruz. Sen Erdoğan’ın ağzına malzemeyi kendin veriyorsun. Bu dedikoduyu ben yaymadım ki.” dedi.

Muharrem İnce’nin açıklamaları şöyle:

Ben sayın Genel Başkan’a barış elini uzattım. Birlikte direnelim dedim. Kabul etmedi Genel Başkan. Benim yapacağım başka bir şey yok bu konuda. Tek başıma kalsam yine mücadele edeceğim. Partinin sözcüsü daha ağzını açmadı. Niye savunmuyorsunuz? Ciğerimi yakıyorlar benim, ciğerimi. Parti, ‘Muharrem İnce öyle bir şey yapmaz’ dese içim yanmazdı.

Ben Erdoğan ile de Bahçeli ile de Akşener ile de görüşürüm. Gitmeden önce Genel Başkan’a danışırım, gitmeden önce tweet atarım. Dedikodu AK Parti Genel Merkezi’nden mi çıkıyor, CHP Genel Merkezi’nden mi çıkıyor. Gazetecinin kaynağı ben bunu bir CHP’liden öğrendim, bir de Kılıçdaroğlu’na bunu doğrulattım diyor. Bunu bulmak boynumuzun borcudur.

KOLTUK DÜŞKÜNÜ POLİTİKACILAR

Burada teşekkür etmem gerekenler var. Başta sayın Uğur Dündar. Kendisine, deneyimi ile ağabeyimiz olarak çok teşekkür ediyorum. Olay kendisine geliyor, ‘saçma sapan haber değil’ diyor. Candaş Tolga Işık, ona da geliyor, bu arkadaşlarımız yazmıyor. Çok teşekkür ediyorum. Kullanışlı gazeteciler, yalancı kaynaklar, koltuk düşkünü politikacılar olabilir. Biz özgür bir Türkiye için mücadelemize devam edeceğiz. Takdir kamuoyunundur, milletimizindir.

KİŞİSEL BİR DERDİM YOK

Ben bunun neresindeyim? Adımı CHP Genel Merkezi’nde lekeleyerek iftira atarak tartıştırmak yazık günah değil mi? 41 yıl sonra 30 barajını ben aştırmadım mı, meydanlara umut doldurmadık mı beraber? Kendiniz aday olamadınız, mecbur kaldınız aday yaptınız? Ben partinin evladı değil miyim? Sizde hiç vicdan yok mu? Ben bu partinin her kademesinde bulundum. Size bütün samimiyetimle söylüyorum, hiçbir kişisel ikbal derdinde değilim. Ben sabah buraya çıkarken torunumu sevdim ve ‘evladım mücadelem sadece senin için’ dedim. Şu tarlada inek otlatıyordum ben. Ben başardım zaten. Kişisel bir derdim yok.

Bu ülkenin Atatürkçülerine sesleniyorum, samimi Müslümanlarına sesleniyorum. Bu ülkenin kimsesizlerine, emeklilerine, sağcılarına, solcularına sesleniyorum. Bunalmış yurttaşlarımıza sesleniyorum. Ben sizin bildiğiniz Muharrem İnce’yim. Aynı noktadayım.

Exit mobile version